Hz. Peygamber(asm) iki ömerden birinin
hidayeti için dua etmişti. iki ömer'den biri ömer bin hattab, diğeri
ise şimdilerde "ebu cehil" diye bildiğimiz kişiydi. ömer bin hattab,
O'nun duasının kabul edilmiş hali oldu ve hz. ömer(ra) oldu. diğeri ise
islam düşmanı olarak kaldı. dikkat edin, islam düşmanı olarak
bildiğimiz ebu cehil de hz. peygamber(asm) için bir "hz. ömer" adayı
idi... ancak bu hz. ömer'lik ona değil, diğer ömer'e nasip oldu. hz.
ömer, cahiliyesinde de mert bir adamdı. doğru bildiğini yapmaktan
korkmayan, cesur, kişilik sahibi biriydi. ki bu çerçevede ebu cehil
olarak kalan diğer ömer'in de toplumda saygın biri olduğunu biliyoruz.
müşrik oldukları halde böylesine saygın olmalarından dolayı müslüman
olmaları için peygamberimizin duasına konu olmaları dikkat çekici değil
mi? biliyordu ki efendimiz(asm) onlardan biri müslüman olduğunda, islam
toplumuna cesaret gelecek ve onlar cahiliyede gösterdikleri tavırlarını
islam adına çok daha güzelleştirerek ortaya koyacaklardı.
öyleyse,
şimdi soralım kendimize, bugün bırakın "islam düşmanı" olmayı,
"islamdan habersiz" yaşayan ama yaşamasında kalite gördüğünüz kaç
kişinin hidayeti için dua ediyoruz? biz de hz. peygamber(asm) cahiliye
içinde olan insanlara şöyle bir bakıp, "ah bir de şu müslüman olsa, ne
güzel olur." iç geçiriyor ve ismini söyleyip hidayeti için dua ediyor
muyuz?
gelin, bundan böyle açıkça ismini zikrederek hidayeti için
dua ettiğiniz bir liste oluşturun kendinize? ister türkiye'den, ister
avrupa'dan, ister amerika'dan, ister spor dünyasından, ister bilim
dünyasndan, ister sanat ve sinema dünyasından islamın izzetine yakışır
işler yapacaklarından ümitli olduğunuz isimler seçin ve hidayetleri
için dua edin.
ben adaylarımıdan ikisini söyleyeyim: "mel gibson".
hem çok iyi bir yönetmen çok iyi bir oyuncu.. müslüman olduğunda,
"cesur yürek" tadında bir hz. ali yahut hz. ömer filmi çeksek ne güzel
olurdu...
ahmet altan: şüphesiz o da kendini müslümanlardan
sayıyor.. fıtratın dilini keşfetmiş, müslüman olmanın şartı olan insan
olmanın inceliklerini kavramış içten bir kalem ahmet altan. ama bir kaç
yazısından biliyorum ki, çocukluğunda ve gençliğinde islamın yanlış
temsilleri yüzünden "tanrıya küsmüş" gibi... ahmet altan'ın o güzel
kalemi, su duruluğunda bir hidayetin derinliklerinde, ıpılık bir iman
sevincinin koynunda dolaşıp aşkımızı tazeleyen, rabbimize yakınlığımızı
tasvir eden yazılar yazsa....
adaylarnızı bana da yazabilirsiniz isterseniz ama önce ve her zaman Rabbimize dua kalemiyle yazın..